Haarp Teknolojisi İle Suni Deprem
Haarp Teknolojisi İle Suni Deprem Yapabilen ABD Gemisi
Türkiye’yi derinden sarsan büyük Merkez üssü Gaziantep Nurdağı olan 7.8 olan deprem gündeme gelirken, bu vesile ile deprem olgusu bir çok yönü ile kamuoyunda ele alınmış ve konunun uzmanı bilim adamlarının katkılarıyla, iki binli yıllara girilirken gerçekleşen bu doğal afet açıklanmaya çalışılmıştır.
Öte yandanİstanbul’da 05 Şubat 2023 saat 03.15’te merkez üssü Kâğıthane olan 3.1 büyüklüğündeki deprem, çoğumuz tarafından hissedilmedi bile ancak Prof. Dr. Okan Tüysüz’ün katıldığı bir yayında ‘Bu bölgede aktif bir fay yok’ açıklaması, endişeden çok komplo teorilerini tetikledi. Teorilerden ilki 2 gün boyunca Boğaz’a demirleyen 155 metre uzunluğundaki ABD savaş gemisinden bir saldırı yapılmış olması, ikincisi de Tesla’nın çılgın projesi ‘HAARP’ın depremi tetiklemiş olma olasılığıydı. Her iki teoriyi de farklı uzmanlar yanıtladı.
İSTANBUL’DA YIKICI DEPREM ÜRETECEK AKTİF FAY YOK
İSTANBUL Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi, Jeolog Prof. Dr. Okan Tüysüz, depremin hemen ardından katıldığı yayında, “Bu bölgede (Kâğıthane) aktif fay yok. O nedenle depremin yeri yanlış verildi ya da deprem patlama ya da bunun gibi bir neden ile ilişkili olabilir. Depremin fay çözümü belli olunca daha net konuşmak mümkün olacak” demişti. Kandilli depremin yerin 12.1 km altında, büyüklüğünün de 3.1 olduğunu, AFAD ise depremin yerin 10.6 km altında ve 3.0 büyüklüğünde olduğunu duyurdu.
Peki, bu bilgiler ışığında ne denebilir? Prof. Dr. Tüysüz, “O nedenle yayında fay çözümü önemli dedim. Kandilli 12, AFAD en az 10 km derinlik verdi. Bu kadar derinde patlama (taşocağı vs.) pek mümkün değil. Bu olsa olsa küçük bir depremdir. ‘Aktif fay yok’ derken zaten kastım, diri fay hattı idi.
ASIL DEPREM MARMARA DENİZİ’NDE
Diri yani aktif dediğimiz fay hatları en az 5.5-6 büyüklüğünde deprem üretir, ki 24 il merkezimiz diri faylar üzerine oturmakta. İstanbul içinde ise yıkıcı deprem üretecek aktif fay yoktur. İstanbul’da beklenen asıl yıkıcı deprem Marmara Denizi’nde olacaktır” diyor.
PATLAMA İLE TETİKLENMİŞ BİR DEPREM OLABİLİR
İTÜ Öğretim Üyesi, Jeofizik Yüksek Mühendisi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan ise bunun ‘depremcik’ değil ‘tetiklenmiş bir deprem’ olduğu görüşünde. Peki, ne tetiklemiş olabilir? Şöyle yanıtlıyor: “Şimdi bir deprem görüntüsü var, bu doğru. Ancak AFAD 10 km, Kandilli ise 12 km derinlik verdi. Yani o derinlikte deprem yapacak bir kırıklık olmaz. Ayrıca bölgeden gelen duyumlar ‘lambalar sallanmadı ama karyola duvara vurdu’ yönünde. O derinlikte bir deprem olursa illa bir sarsıntı olur, o lambalar ufak da olsa sallanır. Yerden çatırtı gelir ama patlama sesi olmaz, ki patlama sesi duyduk diyen var. Bana kalırsa bu depremi tetikleyen bir ‘patlama’ olabilir. İstanbul’da yeraltı işleri, taşocakları için; her yıl, en büyüğü 12 ton olan 25-35 arası patlatma, en çok da saat 07-18 arası yapılır. Sarsıntıların yüzde 70’i patlatmalardır. Bunlar M2,3 ile M3,3 depremciğe eşdeğer sarsar, hem de patlama sesi çıkarır. Dün olan da böyle bir patlama olabilir.
BİLİMSEL DEĞİL
Peki ya ‘HAARP’ projesi ya da Amerikan savaş gemisinin Boğaz’a demirlemiş olması? Prof. Dr. Ercan, “Hayatımda duyduğum en saçma şey bu. Böyle bir şey olamaz. Bilimsel hiçbir açıklaması yok bu dediklerinin. Bunu ‘irkitilmiş bir sarsıntı’ olarak değerlendirmek en doğrusudur” diyerek noktalıyor.
BÜYÜK RESMİ GÖRMEK GEREKİR
H.A.A.R.P. Silahı ve Nicola Tesla’ kitabının da yazarı olan araştırmacı-yazar Kürşad Berkkan, diri fay hattı olmayan ve ölçek nedeniyle haritalama yapılmayan bölgelerde kısa fay hatları bulunabildiğine, bunların da bir ile 4.3 büyüklüğünde deprem oluşturabileceğine dikkat çekiyor. Yani Berkkan da bunun bir deprem olduğu düşüncesinde. ‘Ama bu HAARP teknolojisinin kullanılmadığı/ kullanılmayacağı anlamına gelmez’ diyerek şöyle devam ediyor: “ABD daha önce USS Providence denizaltısı ile MHD jeneratörü kullanarak faylara müdahale etti. MHD jeneratörü ile plazma halindeki gazlar, iletkenler vasıtasıyla elektromanyetik dalgaya çevrilir, bir silah gibi hedefe ulaşır ve tahribat oluşturur. Her araştıran için kolayca ulaşılabilecek onlarca resmi belge de mevcut. O nedenle ‘komplo teorisi’ deyip geçmek yerine bu iddiaları, konsoloslukların kapatılması, eski CIA yetkilisi Henry Barkey’in ‘Seçimlerde Türkiye’ye askeri müdahale düşünülmeli’ söylemi, Ege’de demirleyen ABD savaş gemisinin varlığı da düşünülerek daha geniş bir pencereden değerlendirmek gerekir. Dolayısı ile HAARP’i İstanbul büyük depremini tetikleyecek ve deyim yerindeyse Türkiye’yi kilitleyecek bir zamanda çalıştıracaklarını düşünüyorum. Ancak bunun Kâğıthane bölgesine yapılması da mantıklı olmaz. Bu nedenle de dün yaşanan depremin kısa fay hatlarındaki sıkışma sebebi ile olduğu kanaatindeyim.
DEPREM YARATACAK YETENEĞE SAHİP SAVAŞ GEMİSİ YOK
SÖZ konusu teorilerden biri 2 gün boyunca Boğaz’a demirleyen ABD savaş gemilerinden yapılan olası bir saldırı üzerine kurulunca ‘Mavi Vatan’ kavramının da yaratıcısı, Emekli Tümamiral Cem Gürdeniz’i aradım. Şöyle diyor: “Gölcük depreminden beri aynı şey tartışılıyor. Deprem yaratacak güçte saldırı yapabilecek yeteneğe sahip bir savaş gemisi üretilmedi daha. Adı üzerinde ‘komplo teorisi.’ Bilimsellikten uzak. Kaldı ki demirleyen USS Nitze isimli Amerikan muhribi inan perişan bir halde. Boyası bile dökülmüş. Ayrıca demirlerken ve demirledikten sonra ana direğe kabaca 10 yapraklık devasa Amerikan bayrağı çekmeleri denizcilik örf ve adetlerini dahi bilmediklerini gösteriyor. Egemen bir devlete liman ziyaretine girerken bu büyüklükte bayrak çekilmesi, gereksiz bir meydan okuma ya da şövenist bir tutum olarak ziyaret edilen ülkede rahatsızlık yaratabilir. Bunu dile getirdiğimizde apar topar bayrağı indirip 6 yapraklık doğru sancağı çektiler. Ama bu kez de nezaket bayrağı - Türk bayrağını sağ yerine sola iskeleye çektiler. Belli ki ekip zayıf ve acemi. Ne yaptıklarını bilmiyorlar. Bunu dahi bilmeyen bir ekibin saldırı falan düzenlemesi imkânsız.
HAARP NEDİR
‘High Frequency Active Auroral Research Programme’nin kısaltması olup Amerika’nın Alaska’da 1997’den bu yana sürdürdüğü bir projedir. ABD projenin; füzeleri havada imha etmek, toprak altını incelemek, denizaltılarla haberleşmeyi kolaylaştırmak ya da büyük bir alandaki tüm haberleşmeyi kesmek gibi çok çeşitli amaçları olduğunu açıklasa da bazı biliminsanları projenin korkunç bir güce sahip olduğu ve iklimleri değiştirmek, ozon tabakası ile oynamak, deprem yaratmak için kullanıldığı iddiasında.
Uyarı: sinantektas.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sinantektas.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.
Dikkat!
1.Yorum yaparken saygı çerçevesinden çıkmayın
2.Küfür Hakaret Siyasi propaganda içerikli yorum yapmak yasaktır.
3. Her ne şekilde olursa olsun, özel iletişim bilgilerinizi paylaşılmamalıdır.
Resim eklemek için:
[image] image_url [/image]
Bir kod bloğu eklemek için:
[code] your_code [/code]
Teklif eklemek için:
[quote] your_quote [/quote]
Bağlantı eklemek için:
[link] your_link_text | link_url [/link]